Haqqinda.az

Axtardığın haqqında - Hər gün yeni məlumat öyrən

Ayrilik Kirik Acisi Gibi

AYRILIK KIRIK ACISI GİBİ

Severek ve isteyerek 6 ay boyunca görüştüğüm kişiyle ikimizin ailesinin karşı çıkmasına rağmen nihayet nişanlanmıştık. Zordu ama sonunda başarmıştık. çok mutluyduk Allahım sevdiğim ve istediğim insana kavuştumuştum ne güzel bir duyguydu. Hatta nişan törenine gitmeden önce de bir birimizin gözlerine bakarak kameranın çekim yaptığı bir anda "çak aşkım başardık işte" diyerek çıkmıştık bu yola. Artık iki aileyide yola getirmiştik. Ama ikimizde bir birimize çok uzak iki ilde işlerimiz gereği bulunmak zorundaydık. Aslında yüzük takıldıktan sonra bende de onda da ikimizinde farkında olduğu ama birbirimize itiraf edemediğimiz bir soğukluk olmuştu. Velhasıl kelam nişanımızı yaptık ve ertesi günü nişanlım çalıştığı yere geri döndü. Ben ise kala kalmıştım ailemin yanında. Gittikten sora bu soğukluk iyice artış göstermişti. Hatta 7. günü ben ayrılmak istediğimi söylemiştim ama o yuvarlak cevaplar vererek acele etmeyelim yanlış düşünüyorsun benzeri sözlerle beni devam etmeye ikna etti ama hiç birşey yolunda gitmiyordu. Nişandan 1,5 ay sonra ramazan bayramında nişanlımın ailesinin daveti üzerine ailemle birlikte onun memleketine gittik. 4 gün kaldım ama ikimizin içinde de saklamaya çalıştığı ama beceremediği bir mutsuzluk vardı. o dörtgün bana okadar uzun sürdüki, sanki aylarca orada kalmıştım. Zaten o geçen 1,5 ayıda çok güzel geçirmemiştik. Her gün telefonla görüşüyorduk ama güzel geçmiyordu tabiki konuşmalarımız, belki birbirimizi rencide edecek şeyler konuşmuyorduk ama sonuçta buz gibi hava estirmeyi başarıyorduk netice itibariyle. Parmağımdaki yüzüğü gördükçe deli oluyordum. Parmağımla yüreğim aynı şeyleri teyet etmiyordu. Parmağıma bakınca evet ben nişanlıydım ama yüreğime bakınca ben bir çıkmazdaydım diyordum. Hadi deliler kendini doktor, mühendis vb. hissederye bende kendimi nişanlı hissetmeye çalışıyordum sadece... Ve nihayet beklenen gün gelmişti 01.03.2007 tarihinde nişanlımla birlikte kuzenimin evinde msn de kameradan görüşürken ikimizde bir birimize çok soğuktuk, sanki ikimizinde karşısında asker arkadaşımız duruyormuş gibi duygusuz bir duruştu bu. Ben iyice sıkılmıştım bu gidişattan ve nişanlıma "böyle olmuyor artık ben sürdüremiyorum ve sana ayrılalım mı veya ayrılmak istiyorum diye birşey söylemeden ben ayrılıyorum" dedi. Arkasından kesinlikle beni arama bu benim kesin kararım dedim. O da ne yapacağını bilmeden sadece kabul etmemeye çalışıyor kendince . Çünkü her zaman söylediği şu "sen mükemmel bir insansın, senin gibisini bulamam, ama sana karşı soğuğum" diyordu. Bende öyleydim ama yapım gereği kimseyi incitmeyi sevmediğim için ben dürüst olup bende seni sevemiyorum diyemiyordum bir türlü. Ama artık o gün bunu yapmam gerekliliği konusunda iyice kendimi inandırmıştım ve ayrıldım. Şöyle 20dk kadar dona kaldım. O kadar emek, uğraş, sevgi hepsi bir çırpıda uçup gitmişti. Yıkmak ve yok etmek ne kadarda kolaydı. Daha sonra haykırarak ağlamaya başladım. Öyle bir soğukluk olmuş ki bende, onu kaybettiğime değil, sadece çabalarıma ve aileme nasıl söyleyecektim bu kararımı ve onları nasıl bu kadar üzecektim diye kendime kızıp ağlıyordum. Neyse iyice ağladıktan sonra kalktım abdetst aldım ve yatsı namazını kılarak yatağıma geçtim. Ama uyumak mümkün mü uyuyamamıştım. Sabah namazına kalktım ezan okunurken kıbleye dönerek canı gönülden dua edip yüce yaradanımdan yardım niyaz ettim. Sonra o gün işim gereği ben ilçede bulunduğum için ile gitmem gerekiyordu ve arabaya binip merkeze indim. Orada işlerimi hallettim ve o gün arkadaşımda kalacaktım. Bu sırada nişanlım "sen haklısın ben ne istediğimi bilmiyorum" diye bir mesaj gönderdi. ama bu beni etkilememişti çünkü ben kesin karar vermiştim ve bitmişti. Bu arada burcumda oğlak tahmin edersiniz kararlılığımı. Arkadaşımda kalacağım için kendime pijama almak için bir mağazaya girdim. Mağazada yaşlı bir amca hoş geldin kızım nerede kaldın diyince ben şaşırdım. O şaşkınlıkla amcayı nereden tanıdığımı hatırlamaya çalışıyorum ama imkanı yok ben bu adamı daha önce hiç görmemiştim. Gel kızım gel dedi ben de seni bekliyordum. Sus ve beni dinle dedi. "ben bu gece rüyamda seni gördüm, yaşlı bir adam geldi ve bana dedi ki bak bu kız bir karıncayı dahi incitmemiş, çok temiz bir insan keşke sen 3 yıl önce bu kızın yanına gitseydin neredeydin diye bana sordu dedi. bende cevap olarak ben 16 yıldır mısırda arapça eğitimi alıyordum Türkiyede değildim dedim" dedi. Tabi ben donuk bir vaziyette adamın dudaklarından çıkacak sözleri bekliyorum. Sen bu gece nişanlından ayrıldın kızım. Bak senin nişanlın çok iyi bir insan. Aslında birbirinizi seviyorsunuz. Malesef nikah gecenizde nişanlının ailesi size büyü yapmış ayrılmanız için, onun için bir birinize bu kadar soğuksunuz deyince benim şoklarım peş peşe devam edyordu. Bak kızım dedi sonunuz çok hayır olacak, inşallah birbirinizin ve birilerinin kurtuluşu olacaksınız onun için siz birlikteliğinize devam etmelisiniz dedi. Cuma günüydü. Ben tekrar nişanlıma mesaj gönderdim "cuman mübarek olsun" diye. oda cevap yazdı ve aynı akşam gece 24:00 de beni aradı ve "aşkım ne olur beni bırakma, ben bu günü seni ne kadar sevdiğimi anladım, ben sen olmadan çok anlamsızım" vb cümleler dökülüyordu dudaklarından. Tabi ben sabahtan beri yaşadığım şaşkınlıkla bunlarıda hayretle duyuyordum. 6 aydır duymadığım sözlerdi bunlar. Daha sonra ben gün içinde başımdan geçenleri anlattım ve nişanlım bir kez daha şaşkınlığı ifade ederek. Ne olur bana bir şans daha ver dedi. Çok şükür sabrettik ve bugün çok mutluyuz. Allahım herkesi böyle mucizelerle karşılaştırsın. Sabır insana çok şey kazandırıyor. Allah herkesin yar ve yardımcısı olsun. Allahıma emanet olun.


Tarix: 19.11.2013 / 04:08 Müəllif: Akhundoff Baxılıb: 576 Bölmə: Sevgi varmı?
loading...