KENDİMİ KURUTMAK İSTİYORUM
Kendimi kurutmak istiyorum,
Suyun içinde kaybolur gibi…
Taşların arasından kırıla kırıla eşelendim ve geldim işte senin yanına…
Yuvarlanıyorum soğuğun pençelerinin arasında ve işte oluyor kaybediyorum kendimi…
Sonumun geldiği anı hissediyorum dostumun pençelerinde…
Biraz daha anlam katmak istiyorum beklide her şeye…
Şanslarıma ve şanssızlıklarıma…
O görüntüleri değiştirmek istiyorum kendi göz bebeklerimin içinde…
Dostumu hatırlamak, hatırladıkça hıçkırmak, hıçkırdıkça ağlamak istiyorum…
Beklide bir şeyleri başarmanın zamanının geldiğine inanmak için zorluyorum kendimi…
Doğrusuna katılmıyorum…
İlaçla sakinleştirilmiş saçma inanışlara bile inanmıyorum…
Tanrı’ma inanıyorum, bana yardım etsin diye…
Susayım diyorum, kanıtlayamıyorum kendimi susmuş yaprakların çıkardığı çığlıklara, duymak için yalvardığım Tanrı’ma…
Tatmin edici acılıktaki soysuz güvercinlerin uçuşlarını izliyorum kendi hayranlığımla…
Doymak istiyorum bir şeylerin varlığına…
Dokunmak istiyorum belki de cansız bedenimin soğukluğunda akan boncuk kanlar…
Kan değil bunlar…
Benim sıcaklığım…
Utanç verici ailemden çıkan sıcaklığım…
Dokunduğun canlı değil, sadece cansız gözlerimden akan soğuk göz yaşlarım…
Göz yaşlarım beni deli ediyor…
Islatıyor beni…
Islatıyor ve boğuyor…
Küçük kırmızı damlalar ağzımın tadını bozuyor…
Acı geliyor, hep acı geliyor…
Sürekli sarhoş ediyor beni kahrolası kanlar!
Kahkahamı içine bir sigara dumanı gibi çektiğin her saniye sigara içme hevesimi arttırıyor…
Soluğunu kestiğin o zamanlarda, yaşadığının farkına varıyorum…
Varolan her şeyi bıçağımla yaralamak istiyorum…
Sakince, acı çekerek, sarhoş olup bayılmalarını istiyorum…
Acı çekiyorum…
Kahrolsun acı çekiyorum…
Çekeceğim…
Doğrudan kalbime indiğini biliyorum…
Çiçeklerin sabah ölüp gece dirildiklerini de biliyorum…
Dost olduğumuzu biliyorum…
Başımı her omzuna koyuşumda………………..
Maddinin maneviden değerli olduğunu herkes adına söylüyorum…
Çünkü kimsenin bana manevi değer vermediğini biliyorum…
Bunu hissetmediğimi ise eskiden çöpe attığım hislerimden keşfediyorum…
Ama çözüyorum…
Aklımdaki tüm bu bildiğim sorunlarımı çözüyorum…
İşe severek başlıyorum, sonra ise gittikçe kara borsaya çöküyorum, çöküyorum…
Saçlarımın dalgalandığını, o bileğimi bıçak gibi kesen rüzgarda hissediyorum…
Tarix: 19.11.2013 / 04:02 Müəllif: Akhundoff Baxılıb: 487 Bölmə: Sevgi şerləri